10 Aralık 2011 Cumartesi

MIHH

Şimdi en başta cumartesi cumartesi gecesi her nerden geldiğini bilmediğim nasıl hortladığını bilmediğim tek bildiğim şu an şu dakikalarda ebemi siken, ağzıma sıçan iğrenç duygu ve hissiyata sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.
Her tercih bir vazgeçiştir,
Sen bir şeyi tercih ederek aslında cidden diğer seçenekleri eleyerek o istediğin yani seçtiğin aslında farkında olmadanda olabilir bu her ne sikimsonikse gerçekten bir tercih yapmış oluyor ve vazgeçiyorsun diğerlerinden.
Bu insanoğlunun amacı ne
Bu cidden bir suikast, bir intihar
Beni öldürmeye mi çalışıyorsunuz siz insanlar
Beynimi yakmaya ramak kaldı hayırlı uğurlu olsun vatana millete.
Bazı düşüncelerden kurtulmak gerek ya da bir baltayla kafamı simetrik bir şekilde ikiye ayırın, teşekkürler.  

8 Aralık 2011 Perşembe

Kendisine bir tek daha hazırlarken "Roma yanıyor" dedi.

İnsanlar gariptir sen garip olunca der efsanevi adam JM.
Kesinlikle!
Neye üzülmeliyim gerçekten bilmiyorum bu çok acınası. Hayat daha farklı olabilirdi;
"gene başlıyor" diye düşündü. Yine bir müsamahakar, viski soslu hiciv dolu, her şeyin eskiden nasıl güzel olduğu ile ilgili bir münakaşa. "The rolling stones nerede biz orada." zamanlarını göremeyecek kadar geç doğmayı ya da 54'teki kaliteli kokaini çekmeyecek biz zavallılar. Ölen ruhlara göre yaşamaya değer tüm şeyleri biz zaten kaçırmıştık..
İşte buna üzülüyorum, üzülmem gereken bir gerçek varsa işte budur.
Şimdi gerçekler bulanıklaşıyor. Beynime beynime yağıyor karlar.

7 Aralık 2011 Çarşamba

araf mı?

işte yine başlıyoruz. şanslı şizofreniler. hayat 3 bölümden ibaret;cennet dünya ve cehennem. sanırım hepsine bi göz atıp çıktım ama şuan korkunç yerdeyim olmak istemediğim yer her şeyin boka sarıp sanki yavru bi köpeğin kuyruğu ile oynayıp etrafında dönmesi gibi. tam bir kabus ya da karabasan evet tam olarak bu tanımı ve bundan kurtuluş yok bir yol yok. kelimelerin yetersiz kalıp betimlemelerin anlamsızlaştığı o iğrenç yer; araf. tıkılıp kalmak sessiz çığlıklar ama sana çok yüksek gelir sanki ses tellerin paramparça olacakmış gibi ama boşuna asla duymaz kimse seni. devrik cümleler devrilmiş izler işte o ses sanki hayatını kurtaracak gibi bak işte yine dolanıyor harfler. sen ne olarak görmek istersen o'dur ama bu yalan asla istediğin şey olmaz bir şeyler olur en ufak bir ses görüntü en tehlikelisi düşünce. yeterli geriye o iğrenç yuvana dönmek için. yavan tat tek hissettiğim bu.   

26 Eylül 2011 Pazartesi

düşünce

ve keşke
bileşke
her gece
bilmece
dört duvar
ben, o var
zindansa
kalk dansa
bir ara
sigara
bir kalem
boş alem
bir kitap
muhattap
korku sur,
kor kusur
bir ara
sigara
"düş"ünce "düşün"ce..

gitmiş

bir zamanlar varmışız tıpkı sen ve ben gibi. bir zamanlarmış. şimdi geriye kalanlar yırtılmış sayfalar ve sen gittin şimdi ben gidiyorum. her şey sıcak bir yazda başladı rüzgarlı bir sonbaharda bitti. kalınlaşıyor artık günbatımların uzuyor gecelerim dur durak bilmeyen uykusuzluklar, baykuşlar ve yarasalar ezelden beri kadim dostumdur bilirsin. bilirsin ben dayanamam bilirsinki artık güçüm yok. sanki her şey kopucak en inceldiği yerden işte o zaman benim sonum olucak. hadi şimdi hasretinle yor bakalım. dilimizden önce öğrendik oyunlarımızı. ikimizde yolu uzattık şimdi ne yol ne de biz varız olan bize olmuş haberimiz yokmuş, gitmiş işte sadece gitmiş. 
Evet biliyorsun sen bunu;
Son sözler ve kapanan kapı tıpkı gerçekler kadar sert
Bu bi son mu yoksa başlangıç mı?
İnan anlaşılmıyor.
Şarkı seni dışarı uğurladıysa eğer,
Gel eski bir gecenin kapısını çal bende
Fazla bir şey vaat edemem,
bunca hasar görmüş zaferle kimse edemez artık
En fazla, hala şiir yazabilen birkaç kişinin şanlı şizofrenisi
Alıntılar ve alıntılar
Birde bakmışız biz yok olmuşuz.